Publication: Denizin Japon Halk İnançlarına Etkisi: Maitreya’nın Gemisi Örneği
Abstract
Deniz, Japonların inanç hayatında tarih boyunca varlık gösteren en etkili unsurlardan biri olmuştur. Fakat gerek Japon halk bilimcileri tarafından gerekse resmî söylemde fazla üzerinde durulmamıştır. Dolayısıyla Japon halk inançları üzerinde denizin etkisi modern döneme kadar anlaşılamamıştır. Bu çalışmada denizin Japon halk inançları üzerindeki etkisi Maitreya’nın gemisi örneğinden hareketle ortaya konulmaya çalışılmıştır. Japonya’ya dışarıdan gelen Budizm ve Maitreya Buda inancı öncelikle Japonların daha önce inandıkları ve ibadet ettikleri unsurlarla karşılaşmış, onların da etkisiyle farklı bir anlam ve yorum kazanmıştır. Bu çalışmada Budizm’in kurtarıcısı, geleceğin Buda’sı olan Maitreya’nın Japon halk inançlarıyla karşılaşması ve kaynaşması sonucunda nasıl bir renge büründüğü ele alınmıştır. Birinci kısımda deniz temelli bazı Japon halk inançları incelenmiştir. Özellikle Maitreya Buda inancını etkileyen tokoyo ve takarabune üzerinde durulmuştur. Tokoyo Japonların zamansal olarak ebedî, mekânsal olarak ise denizin ötesi olarak tasvir ettikleri bir öte dünyadır. Tokoyonun Kamiler ile ölen insanların ruhlarının göç ettikleri ve yaşamaya devam ettikleri yer olduğuna inanılmıştır. Ayrıca bazı ürünlerin Japonya’ya geldiği ilk kaynak yeri olduğu düşünülmüştür. Tokoyonun bir tür cennet tasviri olduğu düşünülse de tokoyoyla ilgili anlatıların tam bir cennet tasviri sunduğunu söylemek güçtür. Tokoyodan geldiğine inanılan gemiye ise takarabune denilmiştir. Bu geminin Shichi Fukujin adı verilen Yedi Şans Tanrısı tarafından yönetildiğine inanılmıştır. Yedi Şans Tanrısı, kökenleri Hint, Çin ve yerli Japon servet tanrılarına dayanan bir grup tanrıdır. Yedi Şans Tanrısı’ndan biri olan Hotei’nin kökleri Budizm’e dayanmaktadır. Hotei, genellikle şişman, neşeli ve kel bir keşiş olarak tasvir edilmektedir. Çocukların koruyucu azizi, olumsuz koşullara rağmen neşesini koruyan, mutlu bir kişiliği temsil etmektedir. Ona ait olduğuna inanılan bir şiirde kendisinin Maitreya Buda’nın enkarnasyonu olduğunu dile getirmiştir. Bu anlatılar Çin’den Japonya’ya ulaşmış ve Hotei, Yedi Şans Tanrısı’ndan biri haline gelmiştir. Hazine gemisiyle geleceğine, sırtında taşıdığı çantadan çocuklara hediyeler dağıtacağına inanılmıştır. İkinci kısımda Maitreya’nın gemisi üzerinde durulmuştur. Budizm Kore üzerinden Japonya’ya girmiş ve Japonya’ya gelen ilk yabancı din olmuştur. Kısa sürede imparatorun desteğini alan Budizm krallığın dinlerinden biri olarak kabul edilmiş ve devlet dini seviyesine yükseltilmiştir. Halk arasında yayılmasında rol oynayan anahtar figür ise kral naipliği yapan Prens Shotoku (574-622) olmuştur. Prens Shotoku’nun yönetimde yer aldığı dönem barış ve huzur içinde geçtiği için Maitreya Çağı’nda yaşanacak olan barış, huzur ve refahla özdeşleştirilmiştir. Prens Shotoku’nun da Maitreya’nın enkarnasyonu olduğu inancı halk arasında yayılmıştır. Maitreya’nın gemisinin pirinçle dolu olacağına ve denizin ötesinden Japonya’nın güneyinde bulunan Kashima açıklarına geleceğine inanılmaktadır. Bu inancın 14. yüzyıldan itibaren Japon halkı arasında yayıldığı düşünülmektedir. Bazı bölgelerde Maitreya’nın gemisinin gelmesi için yazılan şiirler ve yapılan danslar bulunmaktadır. Bu şarkıların sözlerinin büyük ölçüde Maitreya’nın gemisinin gelmesine ve bolluk çağını getirmesine yönelik bir tür dua oldukları anlaşılmaktadır. Bu şarkılarla birlikte insanlar dans edip ekilen pirinç tohumunun bol hasat vermesi ve bereketli olması için dua etmektedirler. Maitreya’nın gemisinin gelmesiyle ilgili şarkılar ve danslar günümüzde Japonya’nın bazı bölgelerinde festivallerde hala devam ettirilmektedir.
Description
Keywords
Citation
WoS Q
Scopus Q
Source
Rize İlahiyat Dergisi
Volume
Issue
28
Start Page
217
End Page
227
