İklim Değişikliğine Dirençli Kentler Oluşturulmasında Yerel Politikaların Rolü

Abstract

Hızlı nüfus artışı, kentleşme ve sanayileşme başta olmak üzere çeşitli insan faaliyetleri nedeniyle atmosfere salınan gazlar günümüzün en önemli çevresel sorunlardan biri olan iklim değişikliğine neden olmaktadır. İklim değişikliğinin etkileri, Sanayi Devrimi'nden itibaren artan insan faaliyetlerinin etkisiyle daha hissedilir hale gelmiştir. Özellikle kentler, sahip oldukları yoğun nüfus ve kentsel alanlarda gerçekleşen hizmetler nedeniyle hem sera gazı üretimine neden olmakta hem de iklim değişikliğinin etkilerinden daha fazla etkilenmektedir. Bu çift yönlü etki iklim değişikliğinin etkilerinin azaltılması ve uyum faaliyetleri ile çözüm noktasında kentsel politikalara daha fazla sorumluluk yüklemektedir. Kentsel politikalar, kentlerde iklim değişikliğine karşı direnç oluşturarak sürdürülebilir gelişimi mümkün kılacaktır. İklim değişikliğine dirençli kent, genel olarak bir kentin; iklim değişikliğinin getirdiği dış baskılar karşısında stresleri emme, işlevini sürdürme, daha arzulanan bir hale getirme, yeniden düzenleme ve evrim geçirme kapasitesi olarak tanımlanabilir. İklim değişikliğinin doğal ve sosyo-ekonomik çevreye olumsuz etkilerine karşı kentlerde yerel yönetimlerin sorumluluk alanlarında olan bina, atık, toprak kullanımı ve ulaşım gibi birçok sektörde uygulanacak politikalarla kentler iklim değişikliğine dirençli hale gelebilecektir. İklim değişikliğine dirençli kentlerin odak noktasını; sürdürülebilirliği geliştirmek, kaynak kullanımlarını düzenlemek ve kentsel sistemlerin uyumluluğunu sağlamak oluşturmaktadır. Yerel yönetimler kentlerdeki en yetkin birimler olması ve sundukları hizmetler dolayısıyla iklim değişikliğiyle mücadelede doğrudan ilişkilidirler. Yerel yönetimler, iklimle mücadele politikaları ve uygulamaları ile kentleri iklim değişikliğine dirençli duruma getirebilecek konumdadırlar. Tez, iklim değişikliğine dirençli kentler oluşturulmasında yerel düzeyde oluşturulan politikalarının öneminin ortaya koyulmasını, iklim değişikliğine ilişkin mevcut yerel politikaların sorgulanmasını ve politika önerilerinin geliştirilmesini amaçlamaktadır. Tez, ulusal ve uluslararası rapor, kitap, makale ve tezlerin literatür taramasına dayanmaktadır. Bu kapsamda tezde öncelikle iklim değişikliği ile mücadelede uluslararası müzakereler ve ulusal politikalar incelenmiş, sonrasında iklim değişikliği ve kentler arasındaki çift yönlü etki vurgulanarak çözüm noktasında kilit rol üstlenen yerel yönetim politikalarının iklim değişikliğine dirençli kent oluşturulmasındaki önemine dikkat çekilmiştir. Çalışmada ayrıca Türkiye'de iklim değişikliği ile mücadelede somut bir çıktı olan yerel iklim eylem planlarını hazırlayıp uygulayan dokuz büyükşehir belediyesinin politika ve uygulamaları incelenerek aksayan yönler tespit edilmiş ve iklim değişikliğine dirençli kentlerin oluşturulmasında yerel düzeyde politika önerileri sunulmuştur.Gases released into the atmosphere due to various human activities, especially rapid population growth, urbanization and industrialization, cause climate change, which is one of the most important environmental problems of today. The effects of climate change have become more noticeable with the impact of increasing human activities since the Industrial Revolution. Especially, the cities cause greenhouse gas production and are more affected by the effects of climate change due to its dense population and services in urban areas. This bidirectional impact places greater responsibility on urban policies at the point of solution through mitigation and adaptation activities of climate change. Urban policies will enable sustainable development by creating resistance against climate change in cities. A city that is resistant to climate change, generally a city; It can be defined as the capacity to absorb and maintain its function, make it more desirable, rearrange, evolve against external pressures brought by climate change. Cities can become resistant to climate change with policies to be implemented in many sectors such as buildings, waste, land use and transportation, which are the areas of responsibility of local governments in cities against the negative effects of climate change on natural and socio-economic environment. The focus of cities that are resistant to climate change; improving sustainability, regulating resource utilization and ensuring the compatibility of urban systems. Local governments are directly related to combating climate change, as they are the most competent units in the cities and the services they offer. Local governments are in a position to make cities resistant to climate change with their climate control policies and practices. The thesis aims to reveal the importance of the policies formed at the local level in the formation of cities resistant to climate change and to question the local policies regarding climate change and to develop policy recommendations. The thesis is based on the literature review of national and international reports, books, articles and theses. In this context, firstly, international negotiations and national policies in combating climate change are examined, and then the importance of local government policies, which play a key role in climate change, to create a city that is resistant to climate change, is emphasized. The study also presented at the local level policy recommendations for the establishment of local climate by examining the action plan to prepare and implement the nine metropolitan policies and practices of municipal shortcomings have been identified aspects and sensitive urban climate change is a tangible output in the fight against climate change in Turkey.