Bilgilendirme: Kurulum ve veri kapsamındaki çalışmalar devam etmektedir. Göstereceğiniz anlayış için teşekkür ederiz.

Publication:
Konjestif Kalp Yetmezlikli Köpeklerde Hepatik ve Renal Doppler Ultrasonografik Değişiklikler ve Yeni Nesil Konvansiyonel Tedavinin Etkisi

Loading...
Thumbnail Image

Date

Journal Title

Journal ISSN

Volume Title

Publisher

Research Projects

Organizational Units

Journal Issue

Abstract

Kalp yetmezliği, kalpten pompalanan kanın yetersizliği, kanın uygun olmayan dağılımı ve yetersiz doku oksijenizasyonunu ifade eden bir sendromdur. Kalp, dokulara metabolik ihtiyaçları kadar kan gönderemediğinde, perifer organlarda vasküler değişiklikler oluşur, organların fonksiyonları bozulur, yaşam kalitesi düşer, sonuçta ölüm şekillenir. Kardiyorenal ve kardiyohepatik sendrom kalp yetmezlikli hastalarda karşılaşılan en önemli komplikasyonlardır. Bu çalışmada, konjestif kalp yetmezlikli köpeklerde böbrekler ve karaciğer doppler ultrasonografik değişiklikler ve pimobendan, enalapril ve furosemidden oluşan yeni nesil konvansiyonel sağaltımın böbrek ve karaciğer hemodinamik değişikliklere etkisinin değerlendirilmesi amaçlanmıştır. Bu amaçla, Amerikan Veteriner İç Hastalıkları Kolejinin (ACVIM) sınıflandırmasına göre B2 ve üzeri kalp yetmezlikli 15 köpekte, renal rezistif indeks (RI) ve pulsatilite indeks (PI), portal ven çapı ve akış hızı, hepatik ven sistol diyastol oranı, hepatik arter RI ve serum biyokimya parametrelerine bakıldı. Tedavide konjestif kalp yetmezlikli köpeklere 1 ay süreyle pimobendan (0,5 mg/kg), enalapril (0,5 mg/kg) ve furosemid (2-4 mg/kg) uygulandı. Hastaların doppler ultrason ve serum biyokimya değerleri tedavinin 1., 2. ve 4. haftalarında takip edildi. Kontrol grubunu ise aşı veya genel muayene için getirilen 10 sağlıklı köpek oluşturdu. Böbrek doppler ultrason bulgularına göre, kalp yetmezlikli köpeklerde renal rezistif ve pulsatilite indeks değerlerinin sağlıklı köpeklerden istatistiksel olarak anlamlı şekilde (p<0,05) yüksek olduğu, tedaviyle önemli şekilde azaldığı ve 4 haftalık tedavi sonunda kontrol köpekleri düzeyine indiği görüldü. Karaciğer doppler ultrason bulgularında kalp yetmezlikli köpeklerde portal ven çapı ve akış hızı, hepatik arteriyel RI değerlerinde sağlıklı köpeklere göre anlamlı farklılıklar olmadığı (P>0,05), hepatik ven sistol diyastol oranında anlamlı farklılıklar olduğu belirlendi (P<0,05). Hepatik ven sistol diyastol oranının 4 haftalık tedavi sonunda kontrol köpekleri düzeyine indiği görüldü. Sonuç olarak, kalp yetmezlikli köpeklerde kardiyorenal ve kardiyohepatik sendrom geliştiği, karaciğer ve böbrek hasarının teşhisinde serum biyokimyasal parametrelerden ziyade doppler hemodinamik değişimlerin daha erken tanı sağladığı, pimobendan, enalapril ve furosemidden oluşan yeni nesil konvensiyonel tedaviyle kalp, böbrek ve karaciğer hemodinamiğinde önemli düzelmeler olduğu belirlendi.
Heart failure is a syndrome that refers to insufficient blood pump from the heart, an improper distribution of blood, and insufficient tissue oxygenation. When the heart cannot send as much blood as its metabolic needs to the tissues, vascular changes occur in the peripheral organs, the functions of the organs deteriorate, the quality of life decreases, and death occurs. Cardiorenal and cardiohepatic syndrome are the most important complications encountered in patients with heart failure. In this study, it was aimed to evaluate the effects of kidney and liver doppler ultrasonographic changes and new generation conventional treatment consisting of pimobendan, enalapril and furasemide on kidney and liver hemodynamic changes in dogs with congestive heart failure. For this purpose, renal resistive index (RI) and pulsatile index (PI), portal vein diameter and flow rate, hepatic vein diameter were evaluated in 15 dogs with B2 and higher heart failure according to the classification of the American College of Veterinary Internal Medicine (ACVIM). Systole diastole rate, hepatic artery RI parameters and serum biochemistry parameters were measured. In the treatment, pimobendan (0.5 mg/kg), enalapril (0.5 mg/kg) and furasemide (2-4 mg/kg) were administered to dogs for 1 month. Doppler ultrasound and serum biochemistry values of the patients were followed in the 1st, 2nd and 4th weeks of the treatment. The control group consisted of 10 healthy dogs brought for vaccination or general examination. According to kidney doppler ultrasound findings, it was observed that renal RI and PI index values in dogs with heart failure were statistically (p<0.05) higher than healthy dogs, decreased significantly with treatment, and decreased to the level of control dogs at the end of 4 weeks of treatment. In liver doppler ultrasound findings, there were no significant differences in portal vein diameter and flow velocity, hepatic arterial RI values in dogs with heart failure compared to healthy dogs (P>0.05), and there were significant differences in hepatic vein systole-diastole ratio (P<0.05). It was observed that the hepatic vein systole and diastole ratio decreased to the level of control dogs after 4 weeks of treatment. In conclusion, it was determined that cardiorenal and cardiohepatic syndromes develop in dogs with heart failure, doppler hemodynamic changes rather than serum biochemical parameters provide earlier diagnosis in the diagnosis of liver and kidney damage, and significant improvements in heart, kidney and liver hemodynamics with the new generation conventional treatment consisting of pimobendan, enalapril and furosemide.

Description

Citation

WoS Q

Scopus Q

Source

Volume

Issue

Start Page

End Page

150

Collections

Endorsement

Review

Supplemented By

Referenced By